AK Parti'nin önlenemez yükselişi

Hazırlıkları devam eden  Anayasa çalışmaları bittiğinde,  Türkiye’nin yeni bir sistemle, daha doğrusu üstü örtülü ‘’yeni bir rejimle’’ tanışacağı bir gerçek. Gelinen noktada görünen şu ki; MHP’nin desteği , AK Parti’nin de tüm kararlılığıyla yeni Anayasa meclisten geçecek ve sonuçta da ‘Milletin İradesi’’ referandumdan çıkacak.

Doğrusu da bu.

Toplum mutabakatını gerektiren  önemli konularda millete sorulması, hem demokrasinin gereği, hem iktidarın,  dolaysıyla da  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mecburiyeti oluyor.

Türkiye’de, doğrudan milletin seçtiği ilk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimlerde %52 oy aldığı gerçeğinden yola çıkarsak, referandumda çıkabilecek en kötümser oranın da %65’lerde olabileceğini söyleyebiliriz.  Gerekçelerimiz oldukça fazla.

Bir örnek; Çok yakın geçmişte ülkemiz  hain bir darbe teşebbüsü  yaşadı. 15 Temmuz’a bu çerçeveden bakıldığında Erdoğan’ın, hatta AK Parti’nin gücüne güç kattığı gerçeğini de kabul etmek gerekir.  Çünkü , 15 Temmuz sadece kalleş teşebbüsün bastırıldığı gece değil, aynı zamanda Recep Tayyip Erdoğan sevgisinin de tavan yaptığı bir milattır.

AK Parti’den uzak duran, uzak olan, itici gören, gerici diyen, diktatör safsatası yayan karşıt görüşlü  milyonlarca insan o gece, milli şuur içinde kenetlenerek, vatan-millet uğruna Erdoğan’ın  etrafında toparlanmayı tercih ettikleri de ayrı bir gerçek.

Tüm realitenin ortaya koyduğu somut neticenin  kendini göstereceği gün ise referandum günü olacaktır. Burada iddia ederek söylüyorum, sizde not alın, hatta bu yazıyı arşivleyin: Referandumda çıkacak oran, yukarıda da belirttiğim gibi %65 bandında gezecektir. Bu da AK Parti’nin seçmen veya destekçi hanesine yazılacaktır.

Öyle ya da böyle, kim ne derse desin, kim neyi savunursa savunsun, kim AK Parti’ye muhalefet  ederse etsin, AK Parti’nin önlenemez yükselişinde milletin rolü olduğu unutulmamalıdır.

Konuya başka bir pencere açayım…

Geçtiğimiz gün  Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’ında katıldığı bir toplantıda yer aldık. AK Parti Kocaeli İl Teşkilatı ile Gebze İlçe Teşkilatı’nın düzenlediği ‘’4. Cumartesi Buluşmaları ‘’ toplantısında Bakan Işık’a bizde soru yönelttik, çok net cevaplar aldık. Bizim dışımızda STK temsilcileri de görüş ve önerilerini dile getirdiler.

Önce şunu söylemeliyim: İlk kez AK Parti'nin o düzeyde bir toplantısını sonuna kadar sabırla takip ettim, dinledim, analiz yaptım.. Kanaatim şu ki; Riyasız söylüyorum, Anayasa değişikliğinden sonra, AK Parti bu ülkede ben diyeyim en az 15, siz deyin 25 yıl tek başına iktidar. Durum aynen bu.

O gün şunu da gördüm, yansıtayım ; AK Parti teşkilatlarında müthiş bir bağlılık ve kararlılık var. Karşılıklı saygı ve mütevazilik ise cabası. Toplantıya toplam 450 kişi davetliymiş.

Medya Birim Başkanı Selim Malkoç’a sordum. ‘Kaç kişi katıldı?’’

‘’Davet ettiğimiz herkes burada ‘’ dedi.

Otel Müdürüne sordum,’ ’Kaç kişiye yemek servisi yapıldı?’’

‘’500’e yakın’’  dedi.

Aradaki fark korumlar, güvenlik görevlileri, şoförler .

Demek istediğim şu: AK Parti  Kocaeli İl Başkanı Şemsettin Ceyhan ile Gebze İlçe Başkanı Hasan Soba ve ekipleri  muntazam bir başarıya imza attılar. O toplantı teşkilatları  iri, diri ve heyecanlı tutmak, o vesileyle de bölgenin sorun ve çözüm yollarını bire bir tartışıp paylaşmak için AK Parti açısından iyi bir  reçeteydi.

Benzer toplantıları Türkiye’nin her yerinde yapıyorlar. İşte o yüzden diyorum ki, AK Parti’nin önlenemez yükselişinin önünde artık hiçbir set engel olamaz. Tıpkı 15 Temmuz hainlerinin olamadığı gibi.