parkinnn
Göksel ERKILIÇ
Göksel ERKILIÇ

Aslında budur Hastalık

9 Aralık 2019 Saat: 13:43

Muhabbet ortamında, belki önemsenme ihtimaline dayanarak, “Boğazım ağrıyor” dersin. Bu tümcenin akabinde ortam tıpkı boğazın gibi soğuk algınlığına yakalanır. İlk sesini çıkaran, “Herkes bu aralar senin gibi hasta boğazı ağrıyor” tümcesini kurar. İnsan bu açıklamadan sonra bir şeyleri sorgulama ihtiyacı duyuyor. Madem herkesin boğazı ağrıyor, gözümle gördüğüm turp gibi insanlar “herkes” grubuna girmiyor mu? O zaman bende an itibariyle “herkes” grubundan ihracımı istiyorum. Bir de beni hangi ara uykudayken mi “herkes” grubuna aldılar. Bu konuda da hiçbir bilgimin olmadığını fark ediyorum. Demek ki itelediler beni fark edemedim. “Herkese ne ise sana da ol! Kes sesini! Herkesin boğazı ağrıyor, onlar bundan şikâyetçi mi! Sen kendini ne zannediyorsun? Seni çok pis kınadım” deseler daha çok bozulmam.


Grip için tedavi şekli dinlenmeyle sınırlıdır. Oturacaksın, dinleneceksin, kendi fazla yormayacaksın. Gerekirse camın kenarına tüneyeceksin, dışarıyı dikizleyeceksin gribinin geçmesini bekleyeceksin. Birisi yanına gelip sorarsa, “Hayırdır ne bekliyorsun?” diye. “Gribimin geçmesini bekliyorum” dersiniz. Gribin geçmesi tabiri de sanki toplu taşıma aracıymış gibi bir yerden bünyenize geçiyor, bünyenizden de bir yere gerisin gidiyor. Bu sebeptendir ya soğuk algınlığı ilaçları tembelleştiriyor hatta uyku getiriyor. Soğuk algınlığı başka algınlıklara benzemez. Bu ilaçlar insanı ayakta uyutuyor, zihinsel olarak da. Her uyanışınızda ilk akla “gribim geçti mi gördünüz mü?” diye iç geçiriliyor. Bir hapşırık tüm umudunuzu yitirmenize neden oluyor.
Tedaviye cevap verip uyumanız bile hemen geçirtmiyor, beklemeniz gerekiyor. Kötü habere hizmet edinmeyi kendilerine görev bilmiş insanlarımız size sinsice yaklaşır, “Başın ağrıyor dedin ya, belki de bu çok kötü bir hastalığın habercisi olabilir” der ve uzatmaz, susar. Artık konuşmasa da olur. Bu cümleyi duyan kulaklar beyne telgrafla ‘stres’i tetiklemeyi teklif eder. Stres görevini en iyi şekilde yapmaya başlar. Bu şekilde stresle ortak gibi çalışan bu gibi insanlardan uzak durmak, çoğu ilaçtan daha faydalıdır.


Her baş ağrısı çok büyük bir hastalığa sebep olmaz. Zaten ciddi bir hastalığı basit bir baş ağrısı doğurmamalı. Fakat stres sonucu bir organımız faaliyetini yavaşlatabilir, vücut dengemizi kaybetmemize yol açar. Bu organımızın grevdeymiş gibi tavırlar sergilemesi en yakınında ki organında bozulmasına neden olur. “Vay sen misin çalışmayıp kaytaran” sözü ile tepki vermeleri, otomatikman sağlığımızı bozmaktadır.
Hastaya moral verme yöntemlerimizden birisi de yumuşak ete şamar atarak, “İyisin, iyisin”i seslendirmektir. Hasta sırf darp edilmemek için “Doğru söylüyorsun, ben çok iyiyim” der, ince ve titrek bir ses tonuyla. “Keşke sende biraz iyi olsan da, iki de bir vurmasan” diye söylenir, iç sesinden.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Gölge Gazetesi, Kocaeli Haber, Gebze Haber, Darıca Haber, Dilovası Haber, Çayırova Haber, Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

HEP BERABER SÖYLÜYORUZ!19 Mart 2024 Saat: 14:54
NE OLUR SUSMA!16 Şubat 2024 Saat: 11:11
AMAN YAZAR DEĞMESİN4 Ocak 2024 Saat: 14:31
DİL EROZYONU29 Eylül 2023 Saat: 14:03
ŞANSA BAK!23 Ağustos 2023 Saat: 17:52
Tüm Yazıları
Yukarı ↑