Ana Manşet Reklam
Göksel ERKILIÇ
Göksel ERKILIÇ

CANIMIZI GARANTİNA ALTINA ALALIM

31 Mart 2020 Saat: 17:28

 

Korona hayatımıza ilk girdiğinde, vatandaşlarımızın bir kısmı aralarında şu şekilde diyaloglar sergilediler:

  •  -“Pis boğazlı Çin’liler, her önüne gelen yabani hayvanları yerseniz böyle olur! Yemek kültürlerine bak adamların, hayvanlardan geçilmiyor! Bana sorarsanız, bunu fırsata çevirelim de onlara maske yapıp satalım!” diyerek alay etmeye başladılar.
  •  -Dünya Sağlık Örgütü Korona’yı Pandemi ilan edince de, “Şükürler olsun, bizim ülkemizde yok! Zaten bu illet de bize bulaşmaz, korkar” diyerek her biri kendi memleketini dile getirip virüsün memleket ayırdığına inandılar ve kayıtsız kaldılar.
  •  -“Bu medya zaten hep abartıyor, hele sosyal medyaya ne demeli korkmamız gerektiğini yazıyorlar. Hiç bilmiyorlar ki gripten ya da diğer hastalıklardan ölenlerin sayısı bundan kat be kat fazla! Oğlum amma abartınız, her şey olacağına varır! Bu korkanlar aslında virüs ve daha zararlı!” diyerek küçümsemeye başladılar.
  •  -“Amerika’nın Çin’i diz çöktürme planı bu ya! Hatta kapitalizmin bir oyunu bu! İlaç sektörüne para kazandırmakta amaçlarından sadece bir tanesi! Büyük resmi görmek gerek, biz yemeyiz bu oyunları!” demeye başlayarak birden çok komplo teorileri üretmeye başladılar.
  •  -“Korkmayın ya sizde çok korkuyorsunuz! Hadi mangala gidelim! Hadi asker uğurlamasına devam edelim! Hadi hava çok sıcak balık tutalım! Hadi banklar çok güzel görünüyor, hemen gidip oturalım! E hadi ama!” diyerek umursamaz olduklarını çok belli ettiler.
  •  -“Eyvah şimdi ne olacak! Ya bana da bulaşırsa, ya hepimizi karantina altına alırlarsa! Ya marketten aldığım ürün yoluyla bana bulaşırsa! Fırsatçıları Allah bildiği gibi yapsın! Ya sokağa çıkma yasağı gelirse biz ne yaparız!” endişesiyle panik yapmaya başladılar.
  •  -“Neden oldu bu salgın? Doğanın bize intikam almasından başka bir açıklaması olamaz! Belki de küreselleşme yüzünden yahut Suriye’li çocukların duaları kabul oldu da Allah bizi cezalandırıyor” diyerek bir şeyleri sorgulamaya başladılar.
  •  -“Hepimiz bir gün öleceğiz, o gün geldi demek ki! İnsanoğlu çok güçsüzmüş, sıkılganmış, yetersiz bir varlıkmış bunu öğrendik. Koca uygarlıklar bir virüse boyun eğiyormuş, güçlü devletlerin aslında hiçte söylenildiği gibi güçleri yokmuş. İşimiz Allah’a kaldı” diyerek bir takım hususları kabullenmeye başladılar.
  •  -“Hadi sağlıkçılar, kurban olayım bir aşı bulun bu belaya! Ne olur bir an önce bulun da çok insan ölmesin!” diyerek sağlıkçılardan dileklerde bulunmaya başladılar.
  •  -Son olarak, “Herkes korktu ama beni gördünüz çok sakindim. Hayat devam ediyor, önümüzdeki virüslere bakacağız artık! Devletin de artık bu önlemleri kaldırması lazım, böyle de yaşanmıyor ki!” demelerine bile razıyız, yeter ki bu salgın bitsin. Biliyoruz ki salgın biter ama bu tür insanlar asla bitmezler.    

Amerikan Newsweek dergisi, Koronavirüs haberini verirken Peygamberimizin konuyla ilgili, “Bir yerde veba salgını duyarsanız, oraya girmeyin; ama veba sizin bulunduğunuz yerde çıkarsa, o yeri terk etmeyin” hadisini okurlarıyla paylaştı. Forbes dergisi Türk kültüründeki temizliğin önemini anlatmış. Onlar da biliyorlar ki gerçek medeniyete ve dinine sahip olduğumuzu. Biz de artık batıya düşkün olup, onları matah bir şey olarak görmemeliyiz. Şimdi kimse camilere gidemiyor. İnsanlar cemaat olup namaz kılamıyor, dua edemiyor. Tüm aracılar ve vasıtalar şimdilik yok oldu. Bu sayede insanoğlu Allah ile doğrudan saf bir ilişki yaşamaya başladı. Allah ile kul ilişkisi öyle güçlüdür ki, kalabalık olmadan da sapasağlam sürer. Zaman dinini okuyup öğrenme, kendini tamamlama zamanıdır.

İnsanlar yaşamları süresince kendilerine bir takım sınırlar koydu. Bir virüs geldi ve sınır tanımadı, düzeni değiştirdi. İnsanı ayıran tüm çizgiler; renk, din, dil, pasaport. Bu virüs bize sadece insan olduğumuz gösterdi. Binalar, şehirler zaten bizi koruyamazdı. Dünyaya yuvamız gözüyle bakmadığımızı gösterdi. Ebeveynler şimdi evlatlarıyla aynı sıraları paylaşıyor, bize eğitimin bir binadan ibaret olmadığını gösterdi. Yıllarca televizyonlarda bir sürü meslekten insanları izledik. Bilim insanlarının da önemli insanlar olduğunu gösterdi. O yüzden bu virüse nasıl bakarsak öyle görürüz. Hadi hiç yapmadığımız ya da az yaptığımız bir eylemi yapalım: Evde oturup, Kitap okuyalım… Canımızı Garantina altına alalım.

Virüs öldürmez, tedbir alırsak… Cahillik daha çok öldürür, tedbir alsak da almasak da!

 

  

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Gölge Gazetesi, Kocaeli Haber, Gebze Haber, Darıca Haber, Dilovası Haber, Çayırova Haber, Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

HEP BERABER SÖYLÜYORUZ!19 Mart 2024 Saat: 14:54
NE OLUR SUSMA!16 Şubat 2024 Saat: 11:11
AMAN YAZAR DEĞMESİN4 Ocak 2024 Saat: 14:31
DİL EROZYONU29 Eylül 2023 Saat: 14:03
ŞANSA BAK!23 Ağustos 2023 Saat: 17:52
Tüm Yazıları
Yukarı ↑