BBP Çayırova İlçe Başkanı Oğuzhan Türkoğlu siyasetten ticarete, ülke sorunlarından hedeflerine, her şeyi Gölge Dergi’ye anlattı.


Rahmetli şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu ve şimdi ki genel başkanımız Sn. Mustafa Destici nasıl bir politika izlemişse , biz de üzerine ilaveler yapabilme ve uygulayabilme noktasında gayret göstereceğiz.
Belediye başkanımız Bünyamin çiftçi çok kıymetli işler yapıyor ve yaptığı işler belki yıllar sonra çok daha iyi anlaşılacak. Ben kendisini başarılı buluyor ve potansiyelinden dolayı daha iyi çalışmalar yapılması için destekliyorum.
Biz eğer iktidar olursak, artık Türkiye'de çeteleşme, terör, FETO, uyuşturucu, tecavüz, kadın ve çocuk cinayeti gibi konular tedavülden kalkacak.
Biz ittifakımız menfaat ittifakı değildir. Temeli 15 Temmuz’da atılmış olan bir beka ittifakıdır.
Kocaeli il başkanımız Metehan Küpçü bu ve bunun benzeri organizasyonlarda yarıştırılmayacak kadar kıymetli ve lider vasıflı bir başkandır. İlçe başkanlarını da ekibini de kardeşi gibi görür.
Ben doğduktan hemen sonra BBP doğdu. BBP hiç bir zaman ölmez ama ben ölene kadar bu sancağı taşımaya niyetliyim.
Bitmek üzere olan, can çekişen birkaç örgüte cesaret vermekten umutlandırmaktan başka bir şey değil. Şehit ailelerine anlatamayacağımız, boğazımızdan geçmeyecek kadar büyük bir lokma. İçimize sinmiyor.
Gölge Dergi Oğuzhan Türkoğlu’na, Oğuzhan Türkoğlu’da Gölge Dergi’ye yabancı değil. Zira ; Türkoğlu yıllar önce , Ekim 2015’de de sayfalarımıza konuk olmuş, ticari faaliyetlerini ve hedeflerini uzun uzun anlatmıştı. Aradan tam on yıl geçti. On yıl sonra Türkoğlu’nu bir kez daha Gölge Dergi’ye konuk ederken, geçmişle bugünü biraz kıyaslama ve o yılları hatırlatmakta fayda var.
On yıl önce ile bugün söyleşi yaptığımız Türkoğlu’nun ortak çok özellikleri var. Ve kesiştiği , birleştiği yerler…
Mesela 2015 yılında konuk ettiğimiz Oğuzhan Türkoğlu , sadece gayrimenkulcüydü. Fakat , değil Kocaeli’nin , belki de Türkiye’nin en genç emlakçısıydı. Hırslıydı , eğitimliydi, ileriyi görebilen ve ticari konularda keskin fikirleriyle dinleyenleri etkileyebilen bir zekaydı. Bir nevi ticaretle dans edebilen bir yetenekti.
On yıl sonraki Oğuzhan Türkoğlu’na gelince….
‘’En genç ‘’ kimliği bu kez yine karşımızda duruyor. Çünkü Oğuzhan Türkoğlu , bu kez ‘’ beş parmağında beş marifet ‘’ bir kimlik taşıyor. Üstelik , ‘bir koltukta üç karpuz’ misalinin en iyi örneği.
Başarılı iş insanı Oğuzhan Türkoğlu , on yıl sonra karşımızda belki de ‘’Türkiye’nin en genç ilçe başkanı ‘’ olarak oturuyor. Zira o , Büyük Birlik Partisi‘nin (BBP) önce atanmış, sonra da seçilmiş Çayırova İlçe Başkanı.
Yani bu kez karşımızdaki Türkoğlu; siyasetçi, iş insanı ve yatırımcı birisi. Dolaysıyla oldukça renkli bir söyleşinin içinde bulduk kendimizi.
Bildiğimiz, tanıdığımız, bilinen , tanınan Oğuzhan Türkoğlu ile siyaset ağırlıklı , çok keyifli bir sohbetimiz oldu. Yoğun gelen telefon aramalarından fırsat buldukça sorularımızı yanıtladı. Türkoğlu ile konuştukça karşımızdaki insanın ne kadar bilgi birikimine sahip olduğunu fark ederken , geniş bir yelpazede ve genel kültürü tavan yapmış bir insanla sohbet etmenin keyfini çıkarıyoruz.
Özellikle siyasete dair fikirlerini açıklarken özgüveni yüksek , net ve kararlı bir Oğuzhan Türkoğlu görüyoruz. Liderine ve davasına bağlı , hedeflerini belirlemiş genç bir siyasetçinin bütün mütevaziliğiyle , kendine dair çizdiği yol haritasını da öğrenmiş oluyoruz.
Evet , Büyük Birlik Partisi (BBP) Çayırova İlçe Başkanı Oğuzhan Türkoğlu ile yaptığımız bal tadındaki söyleşimizle sizleri baş başa bırakalım.
Buyurun bakalım; davudi sesli, diyaframından konuşan , kelimeleri özenle seçen, düzgün Türkçesiyle kurduğu cümleleri çok anlaşılır kullanan Başkan Oğuzhan Türkoğlu…
GÖLGE- Oğuzhan Bey , bölgemizde tanınan bir simasın. Yine de sizi yakından tanımak isteyeneler için kendinizi tanıtabilir misiniz ?
TÜRKOĞLU- Oğuzhan Türkoğlu, 07.06.1992 doğumluyum. Aslen Sinop / Türkeliliyim. Anne tarafından Ardahan, eşim tarafından Karslıyım. Bir kız babasıyım. 2 erkek kardeşim var. Kocaeli Üniversitesi inşaat ve akabinde iktisat fakültesi kamu yönetimi mezunuyum. Diplomalarım tamamen gerçek ve tescillidir. 1994 yılından beri Çayırova'da ticari faaliyetler yürütüyoruz. Çayırova'nın yaklaşık %35-40 nüfusunu oluşturmaktayız.
GÖLGE- Uzun yılladır ticaretin içindesiniz. İnşaat ve gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren bir iş insanı olarak , ticari faaliyetlerinizi anlatabilir misiniz ?
TÜKOĞLU- Yaklaşık 15 yıldır demir çelik ve gayrimenkul sektörlerinde faaliyet gösteriyorum. Birçok projenin yapımında ve satışında faaliyet gösterdim. Fakat artık ticari faaliyetlerle değil siyaset ve sosyal sorumluluk projelerinde yer almak adına tüm faaliyetlerimi devretmiş bulunmaktayım.
GÖLGE- Deprem kuşağında olduğu bilinen Kocaeli ve Gebze’de genel yapılanmanın bu gerçek üzerine inşa edildiğini düşünüyor musunuz ?
TÜRKOĞLU- Öncelikle bölge halkımızın deprem bilinci 1999 itibariyle oluşmaya başlamıştı, fakat bunu kentleşme politikalarına yeterince yansıtamadığımızı düşünüyorum. Bu birazda insanın kendi karakteristik ve ahlaki özellikleriyle de ilişkili. Devletimizin belirlediği standartlardan kaçınan, şahsi menfaati üzerine bir takım ayrıcalıklar edinerek bu standartları esnetebilen kişiler ve kurumlar yüzünden kentleşmemiz maalesef standardın çok altında kalmış vaziyette. Yeni kurulan mahallelerimizde bile çarpık kentleşme ve düzensiz kat sayısının olduğunu açıkça görüyoruz. Çevre ve şehircilik bakanlığımız belirlediği kurallar çerçevesinde imal edilen projelerde bir sorun görünmese de hala büyük ölçüde istisnalar olduğu kesin. Ama en önce yol, altyapı ve kadastro ve parselasyon planlamalarının düzenli ve şekil itibariyle de düzgün biçimde yapılması gerekiyor. Fakat mevcut ilçelerimizde bu sorunları kökten çözmek ve geriye dönük revizyonlar yapmak çok zor ve malum olarak burada imalatçıların yani müteahhidin ahlakına ve vicdanına güvenmek zorunda kalınıyor.
GÖLGE- Sizin inşaat firmanızı diğer inşaatçılardan ayıran belirgin farklılıkları nelerdir ?
TÜKOĞLU- Şahsım adına artık ticari faaliyetler hakkında konuşmayı tercih etmiyorum. Üstelik mensubu olduğum partinin de herhangi bir akçeli iş'te adının geçmesini yada şahsi ticari başarıların bu koltuk sayesinde olabileceği algısına hiç mahal bile vermemek adına, bu konuları artık kenara bırakıp görev ve sorumluluklarıma odaklanmış bulunuyorum.
GÖLGE- Konut edinmek isteyenler sizden niçin ev alsınlar ?
TÜRKOĞLU- Bu soruyu konut sattığımız insanlara sorduğumuz da öncelikle güvenli ve standart üzeri bir emek verildiği cevabını alıyoruz. En önemli husus bu. Gerisi artık reklam olur. Buna ihtiyacımız yok.
GÖLGE- Ticari faaliyetlerinizin yanı sıra siyasette de aktifsiniz. Çiçeği burnunda ilçebaşkanısınız. Siyasi hayatınız BBP ile mi başladı ? Detaylandırır mısınız ?
TÜRKOĞLU- Ben doğduktan hemen sonra BBP doğdu. BBP hiç bir zaman ölmez ama ben ölene kadar bu sancağı taşımaya niyetliyim. Bu zamana dek gönül bağımızı aktif bir görevle taçlandırmamıştım. Fakat memlekette ki siyasi gelişmeler ve siyasi partiler içerisinde ki bazı değişikliklerden sonra büyüklerimle de yaptığım istişareler sonucu böyle bir karar doğdu. Öncelikle BBP içerisindeki değişimler ve yeni katılımlar, yeni katılımlarında karakteristik özellikleri ve mahir insanlar oluşu beni olumlu etkiledi. İl başkanımız Metehan Küpçü ile de görüşmelerimizden sonra üstlerimin taktiriyle bu görevi üstlendim. Bu zamana kadar da hiçbir siyasi partide aktif görev almadım. Büyük Birlik ile başladı, ömür bitince bitecek. Bunu sadece başkanlık, vekillik yada üst düzey yöneticilik olarak söylemiyorum. Bu sadece siyasi bir parti değil bir dava sancağıdır. Yarın çay ocağında da görev alırız, temizliğinde de, şoförlüğünde de, görevin ne olduğu hiç fark etmez, ancak sorumlulukları değişkenlik gösterir. Ahireti de kazanmak üzerine göreve talip olan insanlar, görev seçmezler, başka kapılarda gezmezler. Burada doğduk, burada öleceğiz.
GÖLGE- Siyasetteki hedefiniz nedir ?
TÜRKOĞLU- Siyasette ki hedefim öncelikle iyi anlaşılmak. Gençlerinde artık karar verebilir ve yönetebilir olduğunu ispat etmek. Jenerasyonla beraber beklentiler ve yöntemler değişiyor. Bu jenerasyona da kendi tarihimiz ve tüzüğümüzü iyi anlatabilmektir. Tarihte yaşanan olaylardan ders çıkarmış, gelecekte ne istediğini ve neye ihtiyacı olduğunu bilen, Türk ve İslam düşmanlarının Türk gençliğine yaptığı operasyonları iyi okuyabilen ve tedbir alabilen kitleler oluşturmak, yeni nesli daha bilinçli hale getirebilmek. Sadece oy alma odaklı bir hedefim yok. Genç nesli kazanma ve bilinçlendirme adına Rahmetli şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu ve şimdi ki genel başkanımız Sn. Mustafa Destici nasıl bir politika izlemişse biz de üzerine ilaveler yapabilme ve uygulayabilme noktasında gayret göstereceğiz. Alışılmış siyasetçilerin artık sahneyi bilinçli gençlere bıraktığı, vatanperver gençlerin aktif rol aldığı ve kendini Türk-İslam davasının bir neferi addetmiş vatandaşlarımızın yönetime katılmasıyla akçeli işlerden, terörden, yüz kızartıcı suçlardan uzak bir oluşum, insan odaklı bir kent yönetimi hayal ediyoruz.
GÖLGE- Bildiğimiz kadarıyla bölgemizde en genç ilçe başkanısınız . Zaman zaman sosyal medyada yerel ve merkezi yönetimi çok sert eleştirdiğinizi görüyoruz, Sizin partiniz iktidar olsa ne değişecek?
TÜRKOĞLU- Evet en genç ilçe başkanıyım. Bu bir cesaret örneğidir. Umarım yaşıtlarıma ve benden daha genç olanlara iyi örnek olmaya çalışacağım. Artık sadece seyreden ve eleştiren değil elini taşın altına koymaya, gerekirse hedef olma cesaretine sahip olmaya mahir gençler var demeye geldim. Hem şahsım hem başkanlarımın da dediği gibi bizler yanlışa yanlış demekten hiçbir zaman çekinmedik çekinmeyeceğiz. Bizler bedel ödemiş, bu uğurda şehit vermiş bir davanın mensubuyuz. Değişimi çok kısa net anlatayım. Biz eğer iktidar olursak, artık Türkiye'de terör, FETO, uyuşturucu, tecavüz, kadın ve çocuk cinayeti, çeteleşme gibi konular tedavülden kalkacak. Bedeli her ne olursa olsun bunların tamamı 1 yıl içerisinde Türkiye gündeminden çıkacak. Yerine huzurlu, ekonomisi güçlü, komşuluk ilişkileri iyi, savunması caydırıcı ve ahlaki olarak disipline edilmiş, İslam coğrafyasına yakışır bir topluma sahip Türkiye olacak.
GÖLGE- İttifakın küçük ortağı olarak , Cumhur ittifakının geleceğini nasıl görüyorsunuz ?
TÜKOĞLU- Profesyonelce hazırlanmış bu sorunuza şöyle cevap vereyim . Biz ittifakın içerisinde yer alıyoruz fakat küçük ortağı değiliz. Hele ki küçük hiç değiliz . Biz tahmin edebileceğinizden de daha büyük bir camiayız. Bizim bu ittifakta yer alışımızın ana sebebi 15 Temmuz’da ki hain darbe girişimidir. Bu memleket için bir milat niteliğindedir ve bizler Devletimizin bekası için durmamız gereken safta durduğumuzu düşünüyorum. Bir menfaat gözetmeden sadece Türk milletinin ve Devletimizin menfaatlerini göz önünde bulundurarak bir ittifak içinde yer almaktayız. Bu ittifaktan doğan hiçbir ayrıcalığa sahipte değiliz, talipte değiliz. Örneğin bizim Medya gruplarımız yok, koltuk beklentimiz yok, pazarlığımız yok. Evet Cumhur ittifakında yer alıyoruz, bir ittifak içerisindeyiz. Devletimizin bekası ve inandığımız doğruların menfaati için böyle olmasını daha uygun gördüğümüz için bu ittifakın içerisindeyiz. Cumhurbaşkanımızın da ülkenin başında olması kanaatini taşıdığımız için bu noktadayız . Fakat beklentisiz ve menfaatsiz bir şekilde yapılan doğruları desteklemek ve yapılan yanlışları da söylemek, gerekirse düzeltmek üzerine kurulu bir politikamız var. Gelecekte ne olacağına önce Allah sonra vatandaşımız tayin edecek ancak biz savunduğumuz değerler üzerine yürümeye devam edeceğiz, dik duracağız, düz yaşayacağız.
GÖLGE- Mecliste devam eden yeni bir çözüm süreci var, Şahsi düşünceniz nedir, özellikle ‘Umut Hakkı ‘konusuna nasıl bakıyorsunuz ?
TÜRKOĞLU- Mensubu olduğum Büyük Birlik Partisi ve Sn. Genel başkanım da bu konularda gerekli açıklamayı yapıyorlar ama ben şahsım adına da cevap vereyim. Çözüm süreci tabirinden artık bıktık. Bu daha önce denendi, sonuçları herkes tarafından görüldü. Acı tecrübelerle ve pişmanlıklarla dolu bir süreçti. Bugün ki süreç ise çok farklı değil. Bitmek üzere olan, can çekişen birkaç örgüte cesaret vermekten umutlandırmaktan başka bir şey değil. Şehit ailelerine anlatamayacağımız, boğazımızdan geçmeyecek kadar büyük bir lokma. İçimize sinmiyor. Üstelik bir kaşık suda boğacak gücümüz varken muhatap almak, bana ihanet gibi geliyor. Bizim zihniyetimizde terörle müzakere edilmek mücadele edilir. Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının olduğu yerde terör olmaz, terörist olmaz, olursa canını okuruz, neredeyse orada buluruz. Umut hakkı denen konu tamamen safsatadan başka bir şey değildir. O adını ağzımıza alıp abdestimizi bozmaya değer görmediğimiz katilin umut edeceği tek şey artık bu dünyadan göçüp gitmesidir. Onu seven, destekleyen, en ufak sempati duyan birinin bizim masamızda yeri yoktur. 1 saat içerisinde terörü ülke gündeminden çıkarabilecek güce sahipken bunları muhatap alıyor olmak bizleri ziyadesiyle üzmekte ve öfkelendirmektedir.
GÖLGE- Önümüzdeki yerel seçimlerde Oğuzhan Türkoğlu’nu Çayırova’da belediye başkan adayı olarak görebilecek miyiz ?
TÜRKOĞLU- Allah ömür verir, nasip eder, bölge halkı teveccüh gösterir, o günün şartları bunu gerektirir, Sn. Genel başkanım ve Sn. Kocaeli il başkanım uygun görürse şahsım ve yönetimim doğal adaydır. Fakat daha iyi yapabileceğini düşündüğümüz, daha fazla hak ettiğine kanaat getirdiğimiz ve en önemlisi üst yönetimin kararı başka bir aday olursa, canla başla desteklemek için de en ön sıradayız. Kim olduğuna bakmaksızın kentimizin menfaati kim üzerinden sağlanacaksa o bizim adayımız olacak.
GÖLGE- Sizce , Çayırova’daki sanayi mi, sanayideki Çayırova mı önemlidir, neden ?
TÜKOĞLU- Sanayi'de ki Çayırova önemlidir. Çünkü Çayırova artık bir anlamda sanayi kentidir. Çayırova’da ki sanayiyi belki birçok kişi bilemeyebilir, Gebze ile karıştırabilir. Ama sanayi sahnesinde Çayırova çok önemli bir yere sahiptir. Çayırova'nın sanayi ile anılmasından değil, sanayi sektörünün Çayırova ile anılmasından yanayız. Çünkü Türk sanayi kavramı çok daha global bir kavram ve bu sahnede Çayırova ismi mutlaka yer almayı hak ediyor.
GÖLGE- Çayırovada yaşayanlar çevre sanayi kuruluşlarından yeterince yararlanabiliyorlar mı , bu yönde belediyenin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz ?
TÜRKOĞLU- Çayırovalı hemşerilerimiz Çayırova Sanayi Bölgesi'ndeki istihdamdan büyük ölçüde yararlanıyorlar. Belediyemiz de ve iş bulma kurumlarımız da bu konuda gelen talepleri önemli ölçüde karşılıyor.
GÖLGE- Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi’yi başarılı buluyor musunuz ? Neden ?
TÜRKOĞLU- Çayırova Belediye başkanımız Bünyamin Çiftçi'yi Çayırova'yı sadece gezmeye gelmiş biri olarak değerlendirirseniz belki başarılı bulmayabilirsiniz. Ama belki de Türkiye'nin en farklı belediye başkanı kendisidir. Onu dinleyip iyi anlamak lazım. Çünkü Bünyamin Çiftçi genel olarak yalnızca göze hitap eden betonlaşma ve benzeri faaliyetlerdense daha insan odaklı faaliyetlere genellikle odaklanmış durumda. Ama bu konularda yeterince Çayırova halkı bilgi sahibi değil. Bünyamin Çiftçi'nin Çayırova'nın çocuklarına sağladığı eğitim, öğretim, sosyal etkinlik anlamındaki çalışmaları pek fazla anlatılamıyor, bizler vatandaş olarak bazen manevi hizmetleri göremeyebiliyoruz. Belediye başkanımız burada biraz da insanı temelden yetiştirme odaklı bir politika yürütüyor. Yaptığı sosyal tesisler şu anda bizim parti teşkilatımızın karşısında devam eden kent meydanı projesi ve en önemlisi Çayırova devlet hastanesi projesi göz ardı edilemeyecek hizmetlerdir. Önceki belediye başkanımız Şevki Demirci çok köhne bir Çayırova devralmıştı ve Çayırova'nın çevresini önemli ölçüde değiştirmiş bu konuda çalışmalar yapmıştı. Ama şimdiki belediye başkanımız çok kıymetli işler yapıyor ve yaptığı işler belki yıllar sonra çok daha iyi anlaşılacak. Ben kendisini başarılı buluyor ve daha iyi çalışmalar yapılması için destekliyorum.
GÖLGE- Çayırova’nın üç temel sorununu say desek aklınıza ilk gelenler nelerdir?
TÜRKOĞLU- Önce ulaşım. Özellikle ana arterlerden Çayırova’ya giriş-çıkış çok büyük problem. Yeni kavşak ve bağlantılara çok ihtiyaç var. Tek şerit ve lokal anestezi şeklinde yapılan giriş çıkışlar kent ulaşımını çok olumsuz etkiliyor. Diğer sorun altyapı. Alt yapımız maalesef son dönemlerde artan nüfusu karşılamakta zorlanıyor ve özellikle elektrik-su sağlayıcılarında büyük aksaklıklar yaşanıyor. Diğer sorun ise sosyal hayat. Yok denecek kadar az. Mesainin bitmesi ile hayatın da bittiği bir Çayırova’da yaşıyoruz. Şu anki sebebi yok çabalarıyla yapılmış millet bahçelerimiz ve sosyal tesislerimiz, önceki belediye başkanımızın yaptığı kültür merkezi dışında özellikle yeme içme ve sosyal aktivite konusunda gençlerimizin pek fazla seçeneği yok. Bu konuda Çayırova halkını özellikle sosyal aktivitelerini komşu ilçelerde bilhassa Tuzla ve ötesinde gerçekleştirmeye itiyor. Bugün belediye tesislerimiz yeterli olsa da özel kuruluşlarımız çok çok az sayıda. Yani bir misafiriniz gelse burada yemek ısmarlayacağımız restoran sayısı maalesef bir elin parmağını geçmez. Kafelerimiz ise sadece Mutlukent bölgemizde yoğunlaşmış durumda. Dolayısıyla Çayırova'nın merkezinde bu konuda ciddi bir ihtiyaç var.
GÖLGE- Mecliste bulunan bölge milletvekillerimizin çalışmaları hakkındaki görüşünüz nelerdir ? Sıralama yapacak olursanız , nasıl bir tablo ortaya çıkar.?
TÜRKOĞLU- Bölge milletvekillerimizin öncelikle ulaşılabilir oldukları için kendilerine teşekkür ediyorum ama bu konuda herhangi bir sıralama yapmam uygun olmaz. Yalnız kendilerini bölgemizde çok daha aktif ve saha içerisinde görmek istiyoruz. Yalnızca tek bir partinin programlarına değil diğer partilerimizin ve vatandaşlarımızın da organizasyonlarında bulunmalarını ve onlara da vakit ayırmalarını rica ediyoruz.
GÖLGE- Geçtiğimiz günler ülke genelinde yapılan başarılı il başkanları anketinde, partinizin il başkanı ilk üçte yer aldı, bu anlamda il teşkilatınızın çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz ?
TÜRKOĞLU- Bu yapılan anketi gördük. Ülke genelinde de yapılmadı. Burada kesin ve net bir şekilde söyleyebilirim ki , verdiğimiz oylarla Kocaeli il başkanımız Sayın Metehan Küpçü açık ara farkla lider bitirecek pozisyondaydı, fakat bu anket bir noktadan inandırıcılığına yitiren bir duruma geldi. Üzerinde durmaya değer bir konu da değildir. Anketin sahibi de siparişini verenlerde zaten gerçekleri biliyor. Kocaeli il başkanımız Metehan Küpçü bu ve bunun benzeri organizasyonlarda yarıştırılmayacak kadar kıymetli ve lider vasıflı bir başkandır. ilçe başkanlarını da kardeşi gibi görür , her zaman yanlarında olur, bizler de kendisinin emeğine layık olmak için çalışıyoruz. Ama yine de tüm il başkanlarını ve kazanan tarafı şahsım adına bir vatandaş olarak tebrik ederim, mensubu olduğu partiye de ve diğer partilere de mensup olan tüm ekibine de saygılarımı sunuyor, başarılar diliyorum. Umarım bundan sonra daha tarafsız daha şeffaf anketlerde daha tatlı rekabetlerde buluşmayı diliyorum.
GÖLGE- Genel başkanınız Destici ile önceden bir tanışıklık, dostluk , gönül bağınız var mıydı ? Yoksa ilçe başkanlığı ile mi başladı birlikteliğiniz ?
TÜRKOĞLU- Sayın genel başkanımızı tanırım ve önce mensup olduğumuz partiye, sonra da kendisine gönül bağı ile bağlı birisiyim. Fakat aktif rol alma konusu benim için yeni bir gelişmedir, öncesinde planlanmamış, şartların oluşturduğu üst yönetiminde kararı ve Allah’ın takdiri ile gelişen bir durumdur.
GÖLGE- Gölge Dergi’de sizi okuyanlara siyasi ve ticari vermek istediğiniz mesajlar nelerdir ?
TÜRKOĞLU- Siyasi olarak vereceğim ilk tavsiye ; altındaki ıslaklığa bakmadan karşısındakini lekelemeye niyet etmemektir. Siyaset kimliği olan birisi kesinlikle akçeli hiçbir işle bulunmamalıdır. Torpil , adam kayırma, siyaset üzerinden şahsi menfaat elde etme bizim için asla gündemde olmaması gereken maddelerdir. Siyaseti bir kazanç kapısı, bir sosyal statü basamağı olarak görmemek lazım. Siyasette en sevmediğim konu da karşısındaki insanı tanımadan dinlemeden yargılamak, onun hakkında asılsız iddialarda bulunmak, ‘’ Çamur at izi kalsın ’’ zihniyeti ile siyaset yapmaktır. Bir siyasetçi sadece hedeflerine odaklanmalı , partisinin zihniyetine ve kurallarına uygun hareket etmeli ve yaşadığı kentte örnek bir kişilik olmalı, vazifesini ve sorumluluğunu hakkıyla yerine getirmelidir. Ticari konularda ise kesinlikle ne iş yaparsa yapsın yaptığı işin arkasında durmalıdır. Her zaman kar odaklı bakmamalı , bazen istemeden de olsa müşteriler mağduriyet yaşayabilirler zarar etmeyi göze alıp bu mağduriyetleri gidermek gerekiyor. En önemlisi de verilen sözlerin er yada geç tutulması taraftarıyım . Sonucu ne olursa olsun insan verdiği sözü yerine getirmeli, bizler sözümüz için yaşarız . Sözümüzün hükmü olsun istiyorsak sözlerimizi tutacağız. Şu an içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda mantıklı ve sakin hareket etmek lazım. Bu faiz ortamında ve hareketlilik kur piyasalarında agresif bir ticari anlayış büyük riskler doğurur . Risk almadan başarı yakalanmaz sözüne inanıyorum fakat işin sonunda olumsuz bir senaryoyla karşılaşıldığında mutlaka ikinci bir planın olması ticari işletmeler için çok önemli bir husus. İşini hakkıyla yapan tüm siyasilere ve yine işini hakkıyla yapan tüm ticari işletmelere başarılar diliyorum.