parkinnn
DUAYEN / Ercan SARIÇAM
DUAYEN / Ercan SARIÇAM

Dilovası'nda seçimi kim, niçin kazanır?

7 Mart 2014 Saat: 18:22

Dilovası seçim sonuçlarına yönelik tahmin yürütmek için,  önce ilçenin  siyasi tarihini  hatırlamak gerekir.

Yazımızın sonunda kullanacağımız  ‘’tarih  tekerrürden ibarettir’’   sözünün de desteklemiş oluruz.

1964’te meskenleşmeye  başlayan,  1974 yılından itibaren  ‘’İzocam’ ismiyle anılan, 1976 yılında ilk kez elektrikle tanışan   ilçenin  kaderi ,  1987 yılından  ‘’Dilovası  Belediyesi’  olmasıyla değişmeye başladı.

Gerçi kiraz bahçeleri, zeytinlikler, salkım salkım üzüm bahçeleri de kaybolmaya başlamıştı o tarihlerde. Polisan henüz yeniydi ve  boya tanklarının olduğu deniz bölgesi kumluktu. Lever’in temeli Omo ismiyle  yeni atılmaya başlanmıştı.

Diliskelesi Mahallesi’nde toplasan 50 hane ,vardı yoktu.

Çolakoğlu, Sedef Gemi, İzocam, Marshall , Basf Süberbank ağır sanayinin temsilcileriydi. İşte bu temsilciler nedeniyle Dilovası hızla nüfus artışı gösteriyor, Doğu ve Güneydoğu’ndan göç edenler iki odalı gecekondularını inşa ediyorlardı.

Nüfus  artarken çarpık kentleşme kendini bütün heybetiyle gösteriyordu.

Su, yoktu.

Yol, yoktu.

Okul, yoktu.

Cami, yoktu.

Dinlence ve eğlence yoktu.

Genel kültür, yoktu.

Dilovası’ndan  başka bir yaşam alanı sanki hiç yoktu, orada yaşayanlar için… Hafta sonları seyyar açık hava sineması gelirdi.  Arada bir de çengilerin göbek attığı müzik grupları boy gösterirdi. Televizyon henüz tanışmamıştı Dilovası ile.

1987’ye gelindiğinde  yaşam kalitesi de kendiliğinden artmaya başladı. Dilovası dışa açılmaya, adeta dış dünyayla bağlantı kurmaya başladı.

Sporla tanıştı Dilovası…

Eğitim seviyesi çıta yükseltti.

Sosyal yaşam  alanları arttı.

Evlerin musluklarından sular akmaya başladı.

İki göz odalı gecekondularda  wc ve banyo kuruldu.

Okullu öğrenciler oldu.. Altyapı üstyapı denen hizmetle tanıştı.

 Dilovası  sanatı tanıdı.

Esnaf çoğaldı, sanayici yetiştirdi, siyasetçi üretti.

Tüm bunların temelinde  bir siyasetçi, bir isim  vardı. Sıfırdan aldığı Dilovası’nı önce kasaba, sonra belde, ardından ilçe yapan bir siyasetçi.

O siyasetçi Ercan Dalkılıç’tı…

Dalkılıç, Dilovası’nı sadece kurmakla yetinmedi, sanayi bacaları arasında bir kent yarattı. Yaşam alanları açtı, insanlara insanca yaşamanın  gereçlerini kazandırdı.

Bugün Dilovası sanayi cenneti olmuşsa, bugün Dilovası’nda binlerce insan ekmek kapısına kavuşmuşsa Ercan Dalkılıç’ın el uzatmasıdır o.

Bugün Dilovası ülke genelinde tanınmış bir ilçe ise, vergi  sıralamasında öndeyse  Dalkılıç’ın başarısıdır o.

Bugün Dilovası’nda huzur varsa, ‘’Asayiş berkemal’ ise..

Son 20 yılda düğün yapanların evi barkı bulunuyorsa…

Bugün  ergen olmuş genç erkeklerin çoğunun sünnetinde kirvelik bağı yatıyorsa…

Hepsinde  Ercan Dalkılıç emeği vardır..

Şayet bugün Ercan Dalkılıç siyasette bir marka olmuşsa, onun temelinde işte bunlar vardır. Dalkılıç’ı Dalkılıç yapan ana kriterler bunlardır.

Ve bunların genel adı : Halk adamı olmaktır, babacan durmaktır.

30 Mart’ta yerel seçimler yapılacak. Dilovası’na dair genel kanı; seçimlerin Ercan Dalkılıç (CHP) ile AKP arasında geçeceğidir.

Dikkat edin, CHP denilmiyor… Ercan Dalkılıç deniliyor.

Ben bir adım daha öne gideyim; Şayet Cemil Yaman aday gösterilseydi  AKP ile CHP yarışı olacaktı. Oysa  AKP hatanın danıskasını yaptı Yaman’ı geri çekerek. Halit Yaşar aday gösterilseydi muhteşem bir final  seyredilecekti Dilovası’nda..

Bir nev-i  ‘devlerin savaşı’ olacaktı.

Şahsen Dalkılıç’a rakip  olarak Halit Yaşar’ı görmek isterdim. Çünkü harika bir seçim heyecanı yaşanacaktı.

Oysa şimdi beklediğim heyecanı göremiyorum..

Ritim düşük.

Heyecan tek taraflı.

Güç sadece Dalkılıç’ta var, ve o da sahada yalnız.. Karşısında rakip yok.

Ne AKP, ne diğerleri…

Tek başına bir Ercan Dalkılıç sahada.. Peşinde on binlerce insan seliyle adeta tek kale maç yapıyor. Dilovası’nda seçimin sonucu belli. Keşke Dalkılıç’ın karşısında dişli bir rakip olsaydı da kıran kırana bir seçim atmosferi yaşansaydı.

O yüzden  Dilovası’nın seçim süreci bana  hiç haz vermiyor. 1987-89-94 yılları daha heyecanlıydı.. Daha reeldi. Dalkılıç’ın karşısında rakip vardı..2014 yılındayız, 30 Mart’a sayılı günler kalmış ve Dalkılıç rakipsiz ilerliyor..

Bu durum beni hiç heyecanlandırmıyor.

Zira, ‘’tarih  tekerrür ediyor’’   

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Gölge Gazetesi, Kocaeli Haber, Gebze Haber, Darıca Haber, Dilovası Haber, Çayırova Haber, Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Özürlü/Engelli18 Mayıs 2024 Saat: 15:49
TGF, GEBZE ve BAŞARI22 Nisan 2024 Saat: 16:33
31 Mart30 Mart 2024 Saat: 15:13
Tüm Yazıları
Yukarı ↑