GÖLGE- Asrın Felaketi” olarak isimlendirilen büyük depremde kaybettiğimiz canların acılarının hala yüreğimizde olduğunu belirten Kafli “Yaşanan bu büyük felaket sonrası ülkemiz insanının sergilediği üstün dayanışma ve fedakârlık bilinci, millet olarak acılı günlerimizdeki en büyük tesellimiz olmaktadır. Kuşkusuz dünyanın en önemli deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunuyor olmamız, deprem gerçeği ile yaşamayı öğrenmemizi, bugün ve gelecekte de bu tür felaketlerin yaşanma ihtimalini hiçbir zaman göz ardı etmememizi gerekli kılıyor” dedi.

17 Ağustos depreminden yaklaşık üç yıl sonra iktidara gelen hükümetimiz, afetlerin yıkıcı zararlarını en aza indirilebilmek, engellenemeyen zarar ve kayıpların oluşturacağı yaraları en kısa sürede sarabilmek amacıyla gerekli önlemleri almış ve almaya devam etmektedir. Bu düşüncelerle Marmara Depremi’nin onbeşinci yıldönümünde; depremde yaşamını yitirenlere yeniden Allah’tan rahmet, ailelerine ve aziz milletimize başsağlığı diliyorum.