Toplantı da konuşan Saadet Partisi İzmit İlçe Başkanı Sedat Doğu Uslu, konuşmasındab iktidarı sert sözlerle eleştirerek, ‘’Gelinen nokta kaygı vericidir ve 77 milyon insanımız bir ve

beraber yaşama bilincinden uzaklaştırılmaktadır. Çözüm sürecinde atılan yanlış adımların acısını bugün çok daha derin ve net bir şekilde yaşamaktayız. Maalesef her gün gelen şehit

haberleri, zaten yanan canımızı biraz daha acıtıp, yüreğimizi dağlıyor. Ülkemizde tüm bunlar yaşanırken iktidar ise ülkeyi bu durumdan kurtarmak için çözüm aramak yerine anayasa ve başkanlık sistemi konusunu tartışmakta, ülkemizi ve milletimizi uçuruma sürüklemektedirler. Ülkemizin uçuruma sürüklenmesinin yanı sıra İslam Dünyası da maalesef yeni bir kerbela ile

karşı karşıyadır. Türkiye’nin iç politikasında iki temel gündem maddesi vardır gerisi Saadet Partisi olarak bize göre teferruattır. Birinci Terör, ikincisi ise ekonomik ve sosyal sıkıntılar…

Umut ediyorum ki Türkiye’nin  mutlu ve refah günleri Saadet Partisi ile gelecek” dedi. Saadet Partisi İzmit İlçe Başkanı Sedat Doğu Uslu’nun ardından söz alan İl Başkanı

Sinan Ejderoğlu ise; Biz 46 seneden beri milletimizin hakkını savunuyoruz ve milletimizin neye ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Tabi bize hakkı haykırmayı öğreten ve bu bilgileri sunan çok önemli bir lidere sahiptik. 46 seneden beri değişmeyen duruşumuzla aynı şeyleri söylüyoruz.

Baktığınız zaman CHP ve MHP’nin seçim vaatleri her zaman değişiyor ve AKP de ‘sözde istikrar ve kalkınma’ vaatleriyle yıllardır insanlarımızı kandırıyor. Biz sabırla AKP zulmüne

uğramış ve AKP ye oy vermiş insanların bizlere geri gelmesini bekliyoruz. Ülkemiz yangın yerine dönmüştür, her birimiz cenaze evinde gibiyiz, her birimiz iflas etmiş tüccar gibiyiz, esnafımız kanağlıyor anne babalar kan ağlıyor, bunun adı ‘’istikrar ve kalkınma’’ olamaz. Bu

yangını ancak Saadet Partisi söndürebilir.  Milletimizin kurtuluşu Saadet Partisi’nin arkasında durduğu ilkelerdir. Yeniden bu milletin sahip olduğu büyük değerlere sahip olacağız ve

dünyanın ümidi olacağız” şeklinde konuştu.  Son olarak konuşmalarını yapmak üzere söz alan Genel İdare Kurulu Üyesi ve Ankara İl Başkanı Hüseyin Hacıabdullahoğlu; Saadet Partisi olarak ne ceylan derisi koltuklar da gözümüz var ne de kırmızı plakalı arabalar da... Bizim gayemiz hakkı hakim kılabilmektir.

Bizim öyle küçük hesaplarımız yoktur, bizim hesabımız kirli değil ulvi hesaptır, basit değil büyük hesaptır. Bizim gayemiz şan şöhret değil bizim gayemiz Kuran nizamını kurmaktır.

Kazanan ve kaybeden oyların sayılacağı zaman değil oyların tartıldığı zaman ortaya çıkar. Bizi herkes tanıyor,1969’dan günümüze kadar istikametimizi ve duruşumuzu kaybetmeden

yolumuza devam ediyoruz. Evet, bizim hasedimizde olmadı kasetimizde olmadı ama bizim yerle yönetimlerde de genel yönetimlerde de ezberden okunan destanlarımız var Elhamdülillah. Ama bize ne diyorlar; doğrusunuz haklısınız Ama sayınız az; İşte böyle konuşanlar doğru bildiklerini inkâr etmiş olurlar. Ya milli görüşe teslim olacaksınız ya da bu

bayrağı milli görüşe teslim edeceksiniz. Ülkemizin ve İslam dünyasının sorunlarını ancak ve ancak Milli Görüş çözebilir. Konuşmalarına devam eden Hacıabdullahoğlu, Ülkemizde sorunlar çözülmemekte ve giderek daha da artmakta, yapay gündemler oluşturularak sadece gün kurtarılmaya çalışılıyor ve ne yazık ki istikbalimiz karartılıyor. Bugün gündem yeni anayasa ve başkanlık sistemi var. Apartman tutuştu yanıyor ama beyefendiler mutfakta yemek kavgası yapıyor. Anayasa değişse de ne olacak ülkemizin tek sorunu anayasa mı? Adamlar büyüme oranı %3.2 oldu

diye seviniyorlar… Ülkemizin büyüme oranı %6’nın altındaysa ülkenin ekonomisi çökmüş demektir ama bunu gündeme getirmiyorlar. Bunlar yeni anayasayı zaten yapamazlar… Yapsalar bile bunlara zerre güvenimiz kalmamıştır. Sadece iktidar için söylemiyorum meclisteki diğer partiler içinde söylüyorum. Bunlar İkiz Yasalar kanunu çıkardı, cinsel sapıklar için dernek kurdurma yasasını bunlar çıkardı. Fuhşun önünü açan yasaları çıkaran bunlar değil mi? Toprak satışı yasasını çıkaranlarda bunlar, şimdi biz bunlara nasıl güvenelim…? Şu

an da mecliste bulunan partilerin hepsi bir proje partisidir ve siyonizme hizmet etmektedir.

Şu an da ülkemizin yangın yerine dönmesinde ki tek sorumlu mecliste bulunan partilerdir ve

ülkenin bu gidişatı önlemek yerine uçuruma sürüklemektedirler. Çözüm süreci dediler ve dağdakileri şehre indirdiler. Şehirlerde silahlandılar ve mühimmat depoladılar.3 günde

Bağdat’a gireriz diyen hükümet şimdi şehirlerimize giremiyor hani nerde istikrarınız… 80’lerde ülkemizi sağ-sol olarak bölmeye çalışan Amerika ve Avrupa şimdi de ülkemizi tekrardan bölmeye çalışıyor ve başarıyorlar… Ülkemizi yangın yerine döndürdüler… Peki bunun suçlusu kim? Güney doğu bölgemizde yaşayan ve iki ateş arasında kalan masum insanlarımız mağdur duruma düşürülüyor şehirlerimiz boşaltılıyor. Aynı zaman da Suriye de boşaltılıyor… Peki neden? Bölge üzerinde hesapları olanlar var. Selahattin Demirtaş’ın ve

HDP’nin özerlik istiyoruz, ana dilde eğitim istiyoruz, öz yönetim istiyoruz diye bağırtan da bunlar, ikiz yasaları çıkartarak buna meydan hazırladılar. Şu anda güneydoğu Anadolu bölgemiz boşaltılarak bölgede kalanlarla referanduma götürülmeye çalışılıyor. Ülkemizin ve Ümmetimizin tek kurtuluş yolu Milli Görüşün tek temsilcisi Saadet Partisi’dir dedi.