Köşker’den çarpıcı açıklamalar

Teklif ondan geldi. ‘’Hadi Duayen, sana bi balık ısmarlayayım.’’ deyince , bana da davete icabet etmek düştü.

Eskihisar’da, kale altında balık masasında başlayan söyleşimiz sahil boyunca devam etti.

Adnan Köşker’den bahsediyorum.

Gebze Belediye Başkanı Köşker’le önceki gün dolu dolu birkaç saat geçirdik.Seçim öncesinden sonrasına, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, siyasi geleceği ve düşüncesine, Gebze’ye yönelik projelerine dair pek çok konuda sohbet ettik.

Her zamanki gibi mütevazi, alçak gönüllü, kısa ve net cevaplı, kendinden emin ve bir o kadar da, magrur bir Köşker vardı karşımda. İzlenimlerimi aktaracağım, araya yorumlarımı da yerleştireceğim ki, verdiği mesajlar anlaşılır olsun. Virgülüne dokunmadan satırlarda bulacaksınız

Köşker’in ağzından çıkanları..

Ama önce başa dönelim..En başa.

30 Mart seçimleri sonrası geniş kapsamlı bir söyleşi arzuluyordum. Kısmet o güne imiş. Köşker’in seçim sonrası ardı arkası kesilmeyen ‘hayırlı olsun’ ziyaretçileri, Ankara programları ve rutin günlük mesaisi nedeniyle o günkü kadar uzun süreli birlikteliğimiz olmamıştı.

Ropörtaj için sözleşiyorduk, lakin denk gelemiyorduk bir türlü.

O gün akşam saat 17.00 gibi aradı, ‘’ Sözümü yerine getireyim, hadi şu ropörtajı yapalım. ‘’ dedi.

‘’Sözünden şüphe yok Başkan, Gebzeliler o hassasiyetini iyi biliyor. O yüzden ikinci kez seçtiler ya.’’ dedim.

Bindik makam arabasına...

Eskihisar’a gidiyoruz.

Turkuaz Otel’in önünde ışıklarda , ‘kırmızı’dan dolayı durunca aracının camını aşağı indirdi.

HAYVAN SEVMEYEN İNSANI SEVEMEZ

‘’Görüyor musun manzarayı’’ diyerek otelin önünde ‘yal’ içen iki köpeği gösterdi.

- Başkan, bu köpekler konusu Gebze’de sıkıntı, epey şikayet geliyor. Kent meydanında da bulunuyorlar’’ diyecek olduğumda sorunun devamını anlamış olmalı ki yapıştırdı cevabı..

- Hayvan sever bir insanım. Hayvanı sevmeyen insanı sevemez. Onlarda can taşıyor. Onlarda bize Yaradan’ımızın emanetidir. Bu nedenle özellikle sokak hayvanlarına, kedilere , köpeklere sahip çıkıyoruz. Başka şehirlerde toplu katliam yapıyorlar, biz sahip çıkıyoruz. Veterinerlerimiz kontrol ediyor, aşılarını yapıyoruz. İnsanlara zarar vermemeleri için tüm önlemlerimizi alıyoruz. Ancak üzüldüğüm şu ki; Gebze’deki sokak köpekleri maalesef dışarıdan, komşu ilçelerden getiriliyor ve gece vakti ilçemizin caddelerine bırakılıyor. Bunları biliyoruz. Bu konuda o ilçelerin Belediye Başkanlarıyla konuyu görüşüyorum. Yaptıkları doğru değil. Yani bizde mi öyle yapalım, Gebze’deki sokak köpeklerini toplayıp komşu ilçelere mi atalım.? Doğru değil bu. Çözeceğiz bu sorunu.

Seyire devam ettiğimizde Köşker yine hizmetlerinden bilgiler veriyordu. Özellikle ikinci dönemiyle ilgili bilgiler aktarırken mega bir Gebze portresi çiziyordu. Eskihisar’a, kale altına inmek için Atabay yoluna girdik. Beşevler’in altı.

ESKİHİSAR ÇEKİM MERKEZİ OLACAK

Burayla ilgili projelerini de anlattı. Bir nevi müjde verdi. Hem Gebzelileri, hem de Eskihisar’da yaşayanları yakından ilgilendirecek müjde..

Önce çalışmaları devam eden köy yolunu gösterdi.

‘’Şu gördüğün yolun altyapısı bitti. Büyükşehir’le birlikte yapıyoruz. Yolu genişletiyoruz. Muhteşem bir güzergah çıkacak ortaya. Asfaltı bittiğinde Eskihisar’a inen vatandaşlarımızın sayısı en az on kat

artacak. ‘’ dedikten sonra devam etti;

‘’ Belki de Kocaeli’nde en çok ziyaretçi alan tek köy Eskihisar olacak. Hem tarihi özelliği, hem turistik konumu nedeniyle Eskihisar örnek köy olacak. Osman Hamdi Bey Müzesi , sahil şeridi, ormanı, dinlence mekanları, restaurantlarıyla Eskihisar, Anadolu yakasının çekim merkezi olacak. Ayrıca yeni bir proje geliştirdik. Tren yolunun altındaki, kaleye giden yolu da genişletip asfaltyacağız. Tatlıkuyu

vadisinden Beşevler’i Eskihisar’a bağlayacak bir köprü projesi geliştirdik. Böylece geçiş üstünlüğü olacak. Gebze’den Eskihisar’a inmek isteyen vatandaşlarımız bu köprü ve yolu kullanarak

gelecekler. Bu ne demektir? Bu, zaman ve trafikten tasarruftur. Yani istasyon güzergahını kullanmadan direk Eskihisar’a inmek demektir. Üç dakikaya Eskihisar’a olunacak. Eskihiasar’ın tarihini

yeniden yazacağız. Yakında vatandaşlarımız harika Eskihisar görecekler.’’

Başkan Köşker, Eskihisar’a yönelik düşüncelerini anlatırken biz de kale altı’na gelmiş olduk. Onun anlattığı projeleri bir yandan dinliyor, us’uma yerleştirmeye çalışıyor, diğer yandan da hayal ederek gözümde canlandırıyordum.

Evet, bende kalan intiba şuydu; Anlattığı projeleri hayata geçirdiği an Eskihisar bir Bebek, Üsküdar, İstinye olabilirdi.. Köşker’de Gebze’de ‘eser’ bırakan Başkan.

Bunları düşünürken Kalealtı Restaurant’ta bize hazırlanan masada buldum kendimi.

Dikkat ederseniz ‘kendimi buldum’’ diyorum..

Zira Köşker, masaya bir türlü gelemiyordu. Kendisine ilgi gösteren vatandaşlarla selamlaşmaları, tokalaşıp sohbeti , hal hatır soranları arttıkça söyleşimiz yarım kalacak endişesine kapıldım.

Tam o esnada tanıdık bir yüzün, sevilen bir siyasetçinin sesiyle masamızın yönüde değişti.

CHP’LİLERDEN KÖŞKER’E ÖVGÜ

Cengiz Hamşioğlu’nu tanırsınız. Tanıyanı çoktur. 30 Mart’ta CHP’nin Darıca Belediye Başkan adayıydı. Ak Parti’nin adayı Şükrü Karabacak karşısında kaybetti. Dürüst, saygın, kişilikli ve düz duruşlu bir siyasetçidir. Ama siyasette bu meziyetler bazen yetmeyebiliyor. Hamşioğlu, iç mimar olan eşiyle birlikte sahil yürüyüşündeymiş. Tesadüf oldu. Köşker , Hamşioğlu çiftini yemeğe davet etti, fakat evlerinde yemek hazır olduğundan ‘’birer çay ‘’ içimlik kalabildiler masamızda. Siyaset, bölgemiz sorunları, arkada bıraktığımız seçimler konuşulurken iki şey dikkatimi çekti.

Birincisi; Oldukça kültürlü olan Hamşioğlu çifti, Köşker’in hizmetlerini çok başarılı bulduklarını anlattılar. Bayan Hamşioğlu, ‘’Gebze’de gözle görülür değişimler oluyor. Gebze hizmet alıyor, çalışmalarınızı takdirle karşılıyoruz’’ derken, Cengiz Hamşioğlu’da eşini destekler cümleler kullandıktan sonra şöyle diyordu; ‘’ Adnan Başkan, yerelde sıkıntı yok. Başarılısınız, bunu görüyoruz. Ama ülke genelinde sıkıntı var, gerginlik var.’’

KALAMAR’IN KILÇIĞINI SAYAMADIM

Hamşioğlu çifti yanımızdan ayrıldıktan sonra biz de yemek masamıza geçtik. Balık sofrasında lezzetli bir ropörtaj yapmayı arzularken arada bir canımın sıkıldığıda oluyordu. Köşker’e pek belli etmesemde gelen giden, selam veren, hal hatır soranların çokluğu rahatsız ediyordu beni. Zira amaç balık yemek değil, keyifli bir söyleşi yapmaktı. Açık alanda Köşker’le söyleşi yapmanın ne denli zor olduğunu anlamış oluyordum.

O kadar yoğun ilgi görüyordu ki, bir ara neredeyse ‘’Başkan, bu işi başka bir güne bırakalım’’ diyecek oldum.

 Bir de Milli Hakimiyet’in sahibi, gazeteci kardeşim Haluk Turgut ve ailesi masamıza gelince bu düşüncem tam artacak gibiydiki Allah’tan Haluk kısa bir selam verip gitti. İçimden ,’’İyi ki Yüksel Ercan gelmedi, yoksa masadan kalkmasını bilmez, balıkları da götürürdü’ diye geçiridim. Köşker’le açık hava ropörtajı yaparken 34 yıllık bir gazeteci olarak şu kanaate vardım.

Eğer balık masasında söyleşi olacaksa, ya kalamarı yedikten sonra başlayacaksın, ya da kalamarsız kalacaksın. Zira Köşker’e soru yöneltip cevaplarını dinlemekten, kalamarın kılçıklarını bile sayamadım.

Neyse dönelim konumuza...

Üç konuyu merak ediyordum.

Güncel üç konu.

Köşker’in düşüncesi neydi?

Sordum...Bunları da soru cevaplı yansıtayım.

- Sayın Başkan, 10 Ağustos’ta Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak. Muhtemelen Başbakan ve Ak Parti Genel Başkanı Erdoğan partinizin adayı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?

BAŞBAKANIMIZI CUMHURBAŞKANLIĞINA TAŞIRIZ

- Karar milletimizindir. Bu konuda sayın Başbakanımız resmi açıklamayı henüz yapmamakla birlikte, milletimizin beklentisinin bu yönde olduğunu görebiliyoruz. Ak Parti’mizin en üst düzeydeki karar organlarından üyemize kadar, her kesimde heyecan yaratan bu beklenti, inşallah hayırlısıyla yerini bulacaktır. Sayın Başbakanımızın milletin büyük çoğunluğunun desteğini alacağından en ufak bir endişe taşımıyoruz. Son oniki yıldır ülkemize hizmet kazandıran ak kadrolar, 2023 hedefine giderken Sayın Başbakanımızı Cumhurbaşkanlığına da taşıyacaktır.

- Muhalefetin ‘Çatı adayı’ konusundaki düşünceniz?

Milletin iradesi önemlidir. Bugün Türkiye’de bir Ak Parti var, bir de diğerleri. Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle herkes inanıyorum ki Ak Parti’li olacaktır. Kendi içinden, partisinden, gurubundan bir aday çıkaramayan muhalefet, çatı formulüyle ne denli çaresiz ve zayıf olduğunu göstermiştir.

-Bu sizin ikinci döneminiz. Köşker’in yol haritası nasıldır?

BİZE OY VERMEMİŞ OLANLARI KAZANIYORUZ

- Önce şunu belirteyim, ben Gebzelilerin tamamının Belediye Başkanı’yım. Seçim bitince benim için herkes Gebzelidir. Ben de ‘öteki-beriki’ ayrım olmaz. Hiç olmadı. Bize oy vermemiş vatandaşlarımız var. ‘’Bunlar niçin vermemiştir’’ diye araştırma yapıyorum. Bir siyasi boytu vardır, bir de hizmetsel. Vatandaşın kafasında bir siyasi parti var, ne olursa kim olursa olsun kendi partisi dışında başka bir yere oy vermez. Bir de diyelimki belediyede bir işi olmuş, gecikmiş, veya yeteri kadar hizmet gelmemiş mahallesine sokağına. O yüzden oy vermemişler. Biz tüm bu olumsuzlukları ikinci dönemimizde araştırıp sebeplerini buluyoruz. Buna rağmen ikinci dönemimizde hem Ak Parti’mizin oyu, hemde şahsi oyum artarak seçim almışız. Ben herkesin ve her kesimin başkanıyım. İnanın bir iki yıl içinde çeşitli kendi sebeplerinden dolayı geçmişte bize oy vermemiş olanlarda bize destek vereceklerdir. Çünkü halkımız bizim samimiyetimizi, duyarlılığımızı ve bu kente kazandırdıklarımızı görüyor, inanıyor, yaşıyor. Bir Belediye Başkanı için önemli olan ikinci, üçüncü dönemi olmasıdır. Bir kez başkanlık yapıp bırakan, bıraktırılan zaten halk nezdinde yer bulamamış demektir. Ayrıca onur meselesidir. Benim içinde öyledir. Tek gayem Gebzelilerin güvenine layık olmak ve modern bir Gebze kazandırmaktır. Gerisi Allah’ın takdiri, vatandaşlarımızın teveccühü, partimizin değerlendirmesidir.

-Nasıl bir Gebze var kafanızda, hayaliniz, amacınız , hedefiniz nedir?

-Tabii ki marka bir şehir oluşturmak. Dünya sıtandartlarını yakalamış bir Gebze. O yönde ilerlediğimizi herkes görüyor. Dikkat edin, Gebze bundan beş yıl önceki gibi değil. İsmi, hizmetleriyle gündemden düşmeyen bir metropoluz artık. Modern yapıları, bilinçli kentleşmesi, renklenen sosyal yaşamı, yüzü gülen insanların yaşadığı bir Gebze var . Bir siyasetçi bir Belediye Başkanı olarak eserlerimle, hizmetlerimle, kazandırdıklarımla ‘iz’ bırakmak istiyorum. Yıllar sonra adımızın bir duayla yad edilmesi en büyük hedeftir. İnşallah olacak.

ADAM GİBİ ADAMSIN DİYORLAR

- Seçim öncesi parti içinde bazı guruplarca sıkıntı yaratıldı. Ona rağmen siz hem ön seçimden , hemde 30 Mart’tan çok güçlü çıktınız. Bunu neye bağlıyorsunuz, teşkilatla ilişkiniz nasıl şu an?

- Biliyorsunuz anketlerde çok açık ara farkla önde çıktım. Sayın Başbakanımızında teveccühü ile aday gösterildim. Tabi bunda Gebze’ye kazandırdığımız çok büyük hizmetlerin etkisi de var. Biz bir aileyiz. Ak Parti çok büyük bir aile. Gebze olarak büyük bir aileyiz  Aile içinde olabilecek yarıştı bizimkisi. Kimseye kırgınlığımız, küsmüşlüğümüz yok. Bugün sağladığımız başarılı hizmetin temelinde aile kavramımız var. Gebzelilerin takdiri de bizden yana olmuştur. Bunun sebebi de hizmetlerimiz ve dürüstlüğümüzdür. Bakın zaman zaman televizyon programlarına katılıyorum. Canlı yayında vatandaşlardan mesajlar geliyor. ‘Adam gibi adamsın’ diye mesaj atıyorlar. Bundan daha büyük mutluluk olur mu? Belediye yönetimi olarakta bir aileyiz. Belediyede sorumluluğun bilincinde olan çok yetenekli bir kadromz var. En alttan en üste, başkan yardımcılarımdan müdürlerime, meclis üyelerimize kadar herkes bu kente bir çivi çakmanın mesaisi içindedir.

DURMAK YOK YOLA DEVAM

- - Son olarak 2015’de yapılacak olan genel seçimlere yönelik tahmin veya düşünceleriniz nelerdir?

- Ülkemiz Ak Partimiz döneminde Cumhuriyet tarihinin en büyük hizmetleriyle tanıştı. Milletimize baktığımızda görülmemiş bir destek veriyor. Bu, şu anlama gelir; Durmak yok yola devam.

Köşker’e yöneltmek istediğim soru çoktu, ancak vaktimizde epeyce ilerlemişti.

Yatsı namazına yakın masadan kalktık. Namaz için Eskihisar camisinin yolunu tutarken sahil boyunca yine Köşker sevgisini yaşıyorduk.

Başkan’la tokalaşan, fotoğraf çektiren, düğün ve nişanına davet eden , sıkıntısını anlatan, yardım isteyen insanları baktıkça ‘gönüllere yerleşmiş bir Köşker’ portresi görüyordum.

Yürürken kendinden emin, tam bir Şehremin.