1 Kasım’da yapılacak erken seçimde yeniden CHP’den milletvekilliği için aday adaylığını koyan ve geçtiğimiz günlerde partinin genel merkezine müracaatta bulunan akademisyen Ehlinaz Torun, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Önemli olan kişisel değil partinin çıkarları olduğunu belirten ve hiçbir zaman partisine küsmeden hem eğitim hem de saha çalışmalarında aktif görev alan Torun, ülkenin huzuru ve güvenli geleceği için CHP kadrolarının bir önce iş başına gelmesi gerektiğini söyledi.

CHP TUTARLI BİR YOL İZLEDİ

7 Haziran Genel Seçimleri’nin akabinde Meclis’in çalışamadığını dile getiren Torun, “Meclis çalışmayınca kimin ne yapması beklenir ki. Olağanüstü toplanabilirdi, geniş tabanlı bir hükümet kurulup erken seçime gidilmeyebilirdi. Bu kaos ortamının yaratılması ülke, millet ve siyasi parti açısından hiç de iyi bir ortam olmadı. Ayrıca ekonomik boyutu da var. İnsanların acıları, insan hayatı hiçbir şeyle ölçülemez. Burada CHP çok tutarlı bir yol izledi, elinden gelen özveriyi ve sabrı gösterdi.

ELİMİ TAŞIN ALTINA KOYDUM

Ülke menfaatini düşünerek kendinden taviz verdi ama Cumhurbaşkanı Erdoğan başından beri hükümet kurulmasını istemediğinden, kafasında seçime gidilmesi olduğu için dolayısıyla hükümet kurulamadı. Süreç içerisinde hem taban, hem de genel merkez elinden geleni yaptı” dedi. Yeniden aday adayı olması konusunda ise “Ben her zaman olduğu gibi partime destek vermek amacıyla, partime ve milletimize katkı koymak amacıyla üniversitedeki görevimden istifa ettim. Fedakarlıkta bulunup elimi taşın altına koyuyorum.

FATURAYI MİLLET ÖDÜYOR

Kişisel değil, partimin ve toplumun çıkarlarını gözetmek açısından önemlidir. Ben de partimin ve toplumun çıkarlarını gözetmek adına örgütlerimize danışarak aday oldum” şeklinde açıkladı. Ülkede yaşanan kaosu AKP ve MHP’nin tutumuna, seçimden sonra HDP’nin bazı milletvekillerinin fevri davranışına bağladığını kaydeden Torun, “Kişisel hırslar söz konusu olunca toplumsal düşünülmedi. Başından sistemi tıkadılar ve faturasını da millet ödüyor. Buna göre de seçimlerde en doğrusunu yapacaktır.

CHP BU ÜLKENİN ŞEMSİYESİ

CHP toplum çıkarlarını önde tuttu fakat tek başına yeterli gelemedi. Bütün kesimleri kucaklayan bir parti olarak görevlerini yaptı. Ne etnik, ne mezhepsel, ne kişisel menfaatler gözetilmedi. CHP, şemsiye görevini 92 yıldır üstlenmiş ve üstlenmeye de devam ettiriyor. Ülkeyi 13 yıldır yöneten AKP daha nice birlikte hareket ettiği paralel ve çözüm sürecini gündeme getirerek itiraf ediyor. Madem bunları biliyordunuz da neden hükümet olarak önlemi almadınız soruları geliyor insanın aklına.

ADETA BİR PARTİ LİDERİ GİBİ

Ülkede bu kaos yaşanırken Cumhurbaşkanı ‘bir siyasi parti 400 milletvekili alsaydı bu kaos olmazdı’ diyor bir televizyon programında. Burada kastettiği kendi geldiği partidir. Cumhurbaşkanı sahalarda mitingler yaptı. Bir tarafta Başbakan, bir tarafta da kendisi AKP için çalıştı. Tarafsız olması gerekiyordu ama maalesef koltuğunun gereğini yapmadı, adeta bir siyasi parti gibi faaliyet gösterdi. İnsanları bir bir galeyana getirerek, onları da birer terör örgütü gibi niteleyip linç girişiminde bulunulmasını doğru bulmuyorum.

EMANET OYLAR GERİ DÖNER

Bu ülkede her bireyin aidiyet duygusu var” ifadelerini kullandı. Konjonktürün gidişine bağlı olarak CHP’nin Kocaeli’de milletvekili sayısını arttırabileceğini belirten Torun, “Bu süreçte halkta bilinçli olarak oy kullanacaktır. CHP, kentteki 3 vekil sayısını korur ve bunda sıkıntı yaşanmaz. Oyumuzun artacağını, emanet giden oyların dönebileceğini düşünüyorum. Bu da hem çalışmaya, hem de listelere bağlı tabi” diye konuştu.